YKY - Yapı Kredi Yayınları
Sepet Ürün bulunmaktadır.
Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 7. Kitap

Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 7. Kitap

Yazar:

Kategori: Edebiyat

ISBN: 978-975-08-1923-0

Tekrar Baskı: 2. Baskı / 03.2017

YKY'de İlk Baskı Tarihi: 01.2011

Hazırlayan:

400.00 TL ve üzeri alışverişlerinizde kargo ücretsiz.

YKY İnternet Satış Fiyatı
33.33 TL    Etiket Fiyatı : 44.44 TL
TÜKENDİ

Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.

Genel BilgilerTadımlık
Sayfa Sayısı: 412
Boyut: 13.5 X 21 cm
Tekrar Baskı: 2. Baskı / 03.2017

Evliyâ Çelebi, Seyahatnâme’sinin yedinci cildinde Kırım, Kafkasya, Rusya ve Avrupa’yı konu edinmiştir. Elinizde bulunan bu yedinci cilt Kırım, Kafkasya Kazan tarihi ile ilgili geniş bilgilere yer verir.

Seyyahımız bu ciltte çok geniş yer tutan Avusturya seyahatinden sonra Karadeniz’in kuzeyine geçer. Bu bölgelere ait, özellikle gitmesi, görülmesi zor olan bölgelerin tarihine ait değerli bilgiler verir.

Bu ciltte gezdiği yerler: Kanije, Eğri, Hatvan, Yanık, Viyana, Sonlok, Segedin, Çanad, Varat, Eflak-Boğdan, Bükreş, Ferahkirman, Moldova, Ukrayna, Gözlev, Balıklava, Kırım, Bahçesaray, Kefe, Çerkezistan, Kabartay, Tavustan, Dağıstan, Ejderhan, Kalmukistan, Saray, Kazan, Moskova, Azak, Azerbaycan.

Evliyâ Çelebi bu seyahat boyunca gezip görmüş, yabancı olduğu Avrupa kültürüne vakıf olmuş, kuzeyin soğuk şehirlerinde dolaşmış, tarihe karışmış uygarlıklara ait bugün ulaşılamayacak olan bilgileri bize aktarmıştır.
(Kutulu 2 cilt)

Sultan Süleyman Han Türbeli Kalesi’nin özellikleriAllah rahmet eylesin
974 tarihinin Saferinin sonlarında Sultan Süleyman Han oğlu Sultan II. Selim yapısıdır. Babası Süleyman Han bu Sigetvar gazası altında kale fetholmazdan 3 gün önce vefat edince tedbirli Sokollu Vezir Süleyman Han’ın öldüğünü kimseye sezdirmeyip “Sağdır” diye öncesi gibi hizmetler edip derhâl Süleyman Han cesedinin karnını yarıp ûd, amber ve tuz ile salamura edip emaneten yere korlar; kalbi ve diğer ciğer, bağırsak gibi şeylerini bu kale mahallinde altın leğen ile gömerler. Sonra Selim Han tahta çıkınca bu kaleyi ve nurlu türbeyi inşa ederler.
Sigetvar’a bir saat yakın Süleyman Han’ın otağı büyüklüğünde, bir yüksek tepe üzerinde, Sigetvar’ın doğusunda bağlı ve bahçeli bir mesiregâh yerde, dörtgen şekilliden uzunlamasına yapılıp bütün Sigetvar Ovası bu kaleden görülür, tüm Sigetvarlı buraya gelip gezip havalanırlar.
Kalesi palankadır. Kuzeye açılır bir kapısı ve hendeği üzerinde köprüsü asmadır. 1074 [1663/4] tarihinde küffar gelip bu kaleyi yakıp Süleyman Han’ın nurlu türbesi içini kazarak Süleyman Han’ın altın leğen içindeki kalbi ve bağırsaklarını bırakıp altın leğeni almak isteyen keferelerden üç adet kâfir Allah’ın emriyle kupkuru iskelet olmuşlardı. Öldüklerini diğer kâfirler görünce kurşunlu türbesini yıkmayıp halılarını ve diğer şamdanlarını bırakmışlar, ancak kubbesi üzerindeki altın ile kaplı sanatlı alemini Kanije yanındaki Yenikale’ye götürmüşlerdi. Hamd olsun iki kalesi de fetholup kale ortasındaki kapı üzerinde alem-i şerif bulunup yine bu nur dolu türbe üzerine eskisi gibi kondu.
Sonra bu 1074 [1663/4] senesinde Sultan IV. Mehmed Han’ın fermanıyla bu türbe kalesi yeniden öyle imar oldu ki evvelkinden bin kat fazla sağlam, dörtgen şekilli ve daha geniş olup çevresinin büyüklüğü tam 1.500 adım oldu.
Palanka duvarları ve hendeği de sağlam ve müstahkem oldu. Daha önce nurlu türbesi, cami, mescit, medrese, han, hamam, tekke ve dükkân hayratları tamamen Sultan II. Selim Han’ın iken bu mübarek senede hepsi Sultan IV. Mehmed Han hayratı olup gayet mamur olmuş. Hâlâ dizdarı, 100 nefer hisar eri ve yeteri kadar cebehaneleri var ve şer’i hâkimi Sigetvar Kadılığı naibidir.
Bu kaleyi seyredip Süleyman Türbesi’ni ziyaret edip bir Yâsîn-i şerif okuduktan sonra yine burada yatmayıp doğu tarafa meyillice Peçuy Kalesi’ne uğramayıp İrem Bağı benzeri Peçuy-ı Sirem sağımızda kalıp İrşan adındaki yüksek dağ da doğu tarafta görünürde kalıp dağlar, tehlikeli yollar ve ormanlar geçip gayet şiddetli sıcaklar çekerek 14 saat gidip,
Taht merkezi Nedaj Kalesi’nin özellikleri
Yapıcısı Nedaj Kral olduğundan onun ismiyle isimlenmiş güzel bir kaledir. 950 tarihinde Süleyman Han Peçuy-ı Dilcuy Kalesini fethettiğinde bu Nedaj Kalesi kâfirleri Âl-i Osman’ın gücüne takat getiremeyeceklerini bilip bu kaleyi aman ile verdiler. Zira bunun da dört tarafı fethedilmişti. Hâlâ Peçuy Sancağı toprağında voyvodalıktır ve 150 akçe pâyesiyle kadılıktır. 80 pare bakımlı ve güzel köyleri vardır. Budin yeniçerisi serdarı, kale dizdarı ve yüz nefer hisar eri var, başka hâkimleri yoktur.
Kalesinin şekli: Bir topraklı bayır üzerinde badem şeklinde iki kat çit palanka duvarlı, hendeği hayli derin ve kıbleye bakan kapısı önünde gayet sanatlı kementli ve fendli asma zemberekli köprüsü var, içinde kiliseden bozma Süleyman Han Camii ve ancak 40 kadar tahta örtülü daracık evleri var.

Taşra varoşu: Yüz kadar şindire tahta örtülü biraz genişçe ve yer yer bahçelice evleri, bir camii, bir mescidi, bir tekkesi, bir mektebi, bir hancağızı, bir küçük hamamcağızı ve 20 adet yetecek kadar dükkânları var, ama bağları, bahçeleri ve şebekeli bostanları hesapsızdır. Hatta meyve zamanı olmakla haseki ağaya 80 çeşit armut getirdiler ki sicilde yazılıdır. Ve diğer sulu meyveleri ona göre kıyas oluna.

Suyu ve havası gayet hoştur, Macar reayalarının mahbûb ve mahbûbeleri meşhurdur. Kalenin batı tarafına bakar bir bayır üzerinde cihannüma, ağaçtan yapılma bir köşkü var ki âriflerin toplantı yeri, gelen geçenlerin dinlendiği bir mekândır.
Aşağı dere içinde akan çay kenarında iki tarafı İrem Bağı’na benzer güllü çiçekli cennet bahçeleridir. Burada bir araba yükü her çeşidinden seçkin meyveler yüklendik. Ardından haseki ağa bütün ileri gelenler ile danışıp konuşup,
“Sultanım yollar güvenlidir, tehlikeli sınırboyu yerleri geçtiniz. Budin yolunda Segsar Kalesi üzere gitmeyiniz” deyip sabahleyin bize kılavuzlar verip Nedaj Kalesi’nden kuzey tarafa Şemetorna [12a] Kalesi tarafına yönelip 12 saatte,
İbretlik Şemetorna Kalesi’nin özellikleri
Macar dilinde (--- ) (--- ) demektir. 951 [1544] tarihinde Sultan Süleyman Han asrında Mustafa Paşa ve Kasım Bey eliyle fethedilmiştir.
Budin Eyaleti’nde başka sancak beyi tahtıdır. Bin kadar askeriyle sancağı yönetir. Süleyman Han kanunu üzere beyinin hassı 240.000 akçedir. Zeamet sahipleri 13, timar sahipleri 402’dir, alaybeyi, çeribaşı ve yüzbaşı vardır.
Kanun üzere sefer sırasında cebelüleri ile 3.060 adet silâhlı ve mükemmel askeri olur. Ve 150 akçe şerif kazadır ve nahiyesi 76 adet köydür. Nakibi, şeyhülislâmı, sipah kethüdayeri, Budin yeniçerisi serdarı, kale dizdarı, 500 nefer hisar eri, 12 bölük nefer ağaları, muhtesibi, bâcdarı, haraç emini, şehir kethüdası, mimar ağası ve ayanı, hepsi mevcuttur.



Benzer Kitaplar