Dünya Artık Daha Güzel
ISBN: 978-975-08-4248-1
Tekrar Baskı: 3. Baskı / 03.2023
YKY'de İlk Baskı Tarihi: 05.2018
Resimleyen: Mustafa Delioğlu
YKY İnternet Satış Fiyatı
Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.
Sayfa Sayısı | : 136 |
Boyut | : 13.5 x 19.5 cm |
Tekrar Baskı | : 3. Baskı / 03.2023 |
Dünya Artık Daha Güzel
Tekboynuzları nasıl bilirsiniz?
Cansu ve Akcan’ın kıtaları aşan macerası!
Bastıkları yerde çiçekler açıyor, ağaçlar meyve vermek için birbiriyle yarışıyor; dokundukları herkes mutluluğa boğuluyor, yeryüzü cennete dönüşüyor…
Bir zamanlar dünyanın her yerindeydiler ama şimdi birbirine çok uzak coğrafyalarda yapayalnız yaşıyorlar. Cansu ve Akcan, dünya üzerinde kalan son tekboynuzlar. Bir araya gelebilmeleri, Cansu’nun, küçük Ayça ve Elif’in yardımıyla yapacağı tehlikeli ve uzun yolculuğa bağlı. Çaylak Çayla, Leylek Leyle, Ayı Ayıko ve diğer dostları da, Akcan’ın yaşadığı gizli vadiye ulaşmaya çalışan Cansu’nun macerasına ortak oluyorlar.
Hayal gücünün sınırlarını zorlayan serüven dolu öykülerle çocukların dünyasına renk katan Bilgin Adalı, yine gizemli bir dünyaya çağırıyor çocukları: Dostluğun ve sevginin engelleri yok eden, mesafeleri kısaltan, kıtaları aşan gücünü anlatıyor.
Daha güzel bir dünya için…
Dünya Artık Daha Güzel
Geçit vermeyen dağlarla çevrili gizli vadideki orman yemyeşildi. Gece yağan yağmurdan artakalan su damlacıkları yaprakların ucunda, yeni doğmuş güneşin ışığıyla, ışıl ışıl parlıyordu. Yapraklardan düşen her damla bir ışık topu gibi iniyordu aşağıya. Ormanın gece avcıları, karınlarını doyurmuş, uyumak için kuytu bir yer ararken, uykudan yeni uyanmış gündüz avcıları, karınlarını doyuracak bir parça yiyecek bulmanın telaşı içindeydiler.
Ayağının bastığı her yeri binbir renkli çiçeğe, yoncaya, fosforlu yosuna dönüştüren Tekboynuz Akcan, bir kayanın dibinde, çiçeklerin arasında uyuyordu.Ağaçların yapraklarının arasından sıyrılıp yeryüzüne düşen güneş ışınlarından biri yüzüne değince, uyandı. Uyku mahmurluğuyla sağına soluna bakıp ayağa kalktı.
Lekesiz, süt gibi beyaz bir attan farkı yoktu aslında. Ama inanılmaz güzellikte bir beyaz at... Çevreye saçtığı ışıltı, güneşin ışığını bile gölgede bırakıyordu.
Türü adını, alnının ortasındaki fildişi renkli, burma bir boynuzdan alıyordu. Yeryüzünde hiçbir canlı onun kadar güzel, onun kadar albenili değildi.
Tekboynuz Akcan, ormanda yaşayan bütün hayvanların dilini bilir, hepsiyle konuşurdu. Ama onların dostluğu da yetmiyordu artık ona. Çok yalnızdı. Yıllardır kendi türünden hiç kimseyi görmemişti. Bu yalnızlığa bir son vermeye kararlıydı. Kendisi gibi tekboynuzların yaşadığı bir yere gitmek istiyordu ama nereye, hangi yöne gitmesi gerektiğini bilmiyordu. Yalnızlıktan öylesine bunalmıştı ki, canı artık hiçbir şey yapmak istemiyordu.