Kara Kitap’ın Sırları – Orhan Pamuk’un Yazı ve Resimleriyle
Yazar: Orhan Pamuk
ISBN: 978-975-08-2650-4
Tekrar Baskı: 3. Baskı / 04.2023
YKY'de İlk Baskı Tarihi: 11.2013
Hazırlayan: Darmin Hadzibegoviç
YKY İnternet Satış Fiyatı
Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.
Sayfa Sayısı | : 132 |
Boyut | : 12.5 x 19.5 cm |
Tekrar Baskı | : 3. Baskı / 04.2023 |
Kara Kitap’ın Sırları
Bir roman nasıl yazılır?
Kitabın ilk fikrinden son haline, hangi aşamalardan geçer? Yazar ne kadarını kendi hayatından, ne kadarını hayal gücünden, ne kadarını başka düşüncelerden ve etkilerden çıkarmıştır? Kara Kitap’ın Sırları önce bu sorulara cevap arıyor. Bunu yaparken Orhan Pamuk’un romanı yazarken tuttuğu defterlerden, çizdiği resim ve karalamalardan, yaptığı röportajlardan ve roman müsveddesindeki izlerden yararlanıyor… Ve tıpkı romanın kendisi gibi Kara Kitap’ın müsveddesinin ve yazılış hikâyesinin de sırlarla, oyunlarla, bilmecelerle dolu olduğunu gösteriyor.
Orhan Pamuk’un hiçbir yerde yayımlanmamış özgün yazı, çizim ve fotoğraflarıyla…
Kara Kitap Ne Yapıyor?
Kara Kitap, hiç şüphesiz, modern Türk edebiyatının en tuhaf, en değişik ve en özgün romanlarından biridir. Yapı, üslup ve konu zenginliği bakımından hem Türk edebiyatında hem de Pamuk’un bütün eserleri içerisinde en çarpıcı ve en benzersiz romanların başında gelir. Romanın okurdan talep ettiği dikkat karşılığında okura verdiği başdöndürücü derinlik ve şaşkınlık duygusu benzersizdir. Daha sonra Kara Kitap’ı yeniden yeniden okuyan Kara Kitap-sever okurların bu romanı ilk okuyuşlarında hissettikleri şeyleri merakla birbirlerine sormaları rastlantı değildir. Romanı ilk defa okuyan okurlar hem yaşadıkları tuhaflık ve değişiklik duygusunun altını çizerler, hem de son derece “bize özgü, yerel, tanıdık bir dünya” ile karşılaştıklarını söylerler. Çelişkili gözüken bu iki gözlem Kara Kitap’ın sırlarını keşfetmek için de bir başlangıçtır. Pamuk’a bütün eserleri için Nobel Edebiyat Ödülü’nü veren İsveç Akademisi’nin başkanı Horace Engdahl, 12 Ekim 2006’da gazetecilere ödülün gerekçesini açıklarken, Pamuk’un en özgün başarısının Kara Kitap olduğunu söylemişti.
Kara Kitap’ın gücünü okur en iyi, kitabın benzersiz özelliklerinden ve derinliğinden hiç haberdar değilken, yani onu sıradan bir gerçekçi roman gibi okumaya başladığı zaman hisseder. Romanı gizemli yapan temel yapısal özellik, bu kadar çarpıcı ve başdöndürücü olmasına, bir dedektif romanı gibi kurulmasına karşın okurun kitabın konusunun ne olduğunu başlarda bir türlü çıkaramamasında yatar. Temelde, karısı Rüya’yla İstanbul’da, Nişantaşı’nda yaşayan otuz üç yaşındaki avukat Galip’in, bir gün evi terk eden karısını ve amcasının oğlu gizemli köşe yazarı Celal Salik’i İstanbul sokaklarında aramasını anlatan Kara Kitap, aynı zamanda bir polisiye romandır. Ama sıradan bir polisiye romanın yapmadığı pek çok şeyi yapar, okuru polisiye romanın ilgilenmediği yerlere ve derinliklere götürür.