Felsefe El Kitabı
Yazar: Selahattin Hilav
Kategori: Cogito
ISBN: 978-975-08-1608-6
Tekrar Baskı: 10. Baskı / 07.2022
YKY'de İlk Baskı Tarihi: 05.2009
YKY İnternet Satış Fiyatı
Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.
Sayfa Sayısı | : 264 |
Boyut | : 13.5 x 21 cm |
Tekrar Baskı | : 10. Baskı / 07.2022 |
“Felsefe, yeni gerçeklere açık olan, onları irdeleyen ve eleştiren; her konuyu kökünden ele alarak aydınlığa kavuşturmak isteyen derinlemesine düşüncenin çabasıdır. Başka bir deyişle, varlığın tümü gibi, felsefenin bulguları ve açıklamaları da sürekli olarak ortaya çıkan, değişikliğe uğrayan, bir bölümü ortadan kalkan ve bir bölümü bir başka biçimde varlığını sürdüren şeylerdir. Ama bütün bu değişmenin altında, süregelen ve kalan bir şey de vardır. Bu kalan şey, son sözü söylediklerini ileri süren çeşitli felsefe sistemlerini yaratarak ilerleyen ve sürekli bir eleştiriyle, kendi kendini daha fazla açıklığa ve bilince kavuşturan insan düşüncesidir; bilgileri, yaratıları, umutları, özlemleri üzerinde sürekli olarak derinleşen insanoğlunun düşünsel çabasıdır.”
1. “Felsefe” sözcüğünün kaynağı ve anlamı nedir?
“Felsefe” sözcüğü, eski Yunancadan Arapçaya ve bu dilden Türkçeye geçmiştir. Sözcüğün Yunanca aslı philosophia dır ve iki ayrı sözcükten oluşur: Philia, “sevgi” anlamına gelir; sophia ise, “bilgelik” ya da genel olarak “bilgi” demektir. Öyleyse, philosophia, bilgi ve bilgelik sevgisi, aşkı anlamına geliyor. Philosophos (filozof) da, “bilgeliği seven”, “bilgiyi arayan ve ona ulaşmak isteyen kişi”dir.
Eski Yunanca sophia sözcüğünün, yalnızca kuru ve soyut bilgi anlamına değil, akıllıca davranmak, aşırılıklardan kaçınmak, kendine egemen olmak ve kötü durumlara göğüs germeyi bilmek anlamına geldiğini de özellikle belirtmeliyiz. Demek ki filozof, yaşamın anlamını bulmaya ve bu anlama uygun biçimde yaşamaya çalışan kimsedir. Felsefenin amacı da yalnızca kuramsal (teorik) bilgi elde etmek ve vermek değil, ama aynı zamanda, doğru davranışlarda bulunmamızı sağlamak, ahlaklı yaşamanın yollarını öğretmektir. Eski Yunan düşüncesi, bilgi ile bilgelik; bilmek ile yapmak (ahlak) arasında sıkı bir ilinti görüyordu. Sokrates, bundan ötürü, “kimse, bilerek kötülük yapmaz” diyordu. Demek ki felsefe sözcüğünü, başlangıçta taşıdığı anlam içinde ele alırsak, yalnızca bilmenin değil, ahlaka uygun ve mutlu bir yaşam sürmenin de söz konusu olduğunu; felsefe denince, sağlam bilgile edinme çabası kadar, doğru, ahlaklı ve mutlu yaşama çabasının da göz önünde tutulduğunu kavrarız.