Entelektüeller ve Eylem / düşünceler – tartışmalar – söyleşiler
Yazar: Selahattin Hilav
Kategori: Cogito
ISBN: 978-975-08-1432-7
Tekrar Baskı: 3. Baskı / 02.2021
YKY'de İlk Baskı Tarihi: 05.2008
Hazırlayan: Sema Rifat
YKY İnternet Satış Fiyatı
Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.
Sayfa Sayısı | : 144 |
Boyut | : 13.5 x 21 cm |
Tekrar Baskı | : 3. Baskı / 02.2021 |
Entelektüeller ve Eylem, Selahattin Hilav’ın dünya görüşünü, edebiyat alanına getirdiği felsefi bakış açısını, kavramlar konusundaki duyarlı tutumunu farklı bağlamlarda yansıtan yazılar, söyleşiler ve tartışmalardan oluşuyor. Selahattin Hilav’ın toplumcu sanat felsefesini ele alan inceleme yazıları; Toulouse-Lautrec, Gérard de Nerval, Louis Aragon, Nâzım Hikmet, Leylâ Erbil gibi yerli ve yabancı yazar ve şairleri konu edinen metinleri; Alexandre Kojève’in Hegel felsefesiyle ilgili yapıtına açıklamalar getiren yazısı; felsefe terminolojisi konusundaki görüşleri; kendi düşünsel – toplumsal – bireysel yaşamıyla ilgili sorulara verdiği yanıtlar bu kitapta biraraya geliyor. Yazarın sağlığında yayımlanmış Felsefe Yazıları ve Edebiyat Yazıları adlı kitaplarıyla birlikte değerlendirilmesi gereken Entelektüeller ve Eylem Selahattin Hilav’ın “felsefi serüven”inin ayrılmaz bir parçası.
Entelektüeller ve Eylem
“Entelektüel” sözcüğünün Fransızcadaki kaynağı olan intellectuel, düşünce ve kültür ürünlerine büyük ilgi duyan, bunlardan tat alan, zihinsel yaşantısı ağır basan kişi anlamına geliyor. Dilimizde aşağı yukarı aynı anlamda kullanılan ve 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkmış olan “münevver” ve daha sonra onun yerini almaya çalışan “aydın” sözcükleri de var. Okumuşluğu, önyargılardan sıyrılmış eleştirel düşünce ve hatta görgü sahibi olmayı da içeren bu iki sözcük, ilk ve temel anlamında ele alındığında, intellectuel’den değil de Fransızca éclairé’den (aydınlanmış) kaynaklanmış gibi görünüyor. Öte yandan, Çarlık Rusyası’nda öğrenim görmüş ve daha sonra Türkiye’ye gelmiş bazı soydaş yazarların kullandığı “fırka-i münevvere” (aydınlar sınıfı, zümresi) deyişi, sadece bilgili ve kültürlü olmakla kalmayıp toplumsal ve siyasal sorunlara ilgi duyan ve çözüm getirmek amacıyla etkinlik gösteren kişileri de kapsaması bakımından, Rusçada kullanılan ve 1920’li yıllarda Fransızcaya da geçmiş olan intelligentsia (entelijen-siya) sözcüğünden aktarılmış izlenimini veriyor. “Münevver” ve “aydın”dan sonra, bizde “entelektüel”in ortaya çıkması da buna benzer bir anlam genişletme ve ayırt etme gereksiniminin duyulmuş olmasının sonucudur belki. Bunların yanı sıra, günümüzde halkın, genellikle anlaşılmayan yapay bir dille konuşan ve bilgili ve kültürlü olma iddiası güdenleri “entel” diye nitelemesinde, ciddiyet ve etkinlik yerine boş lakırdının ağır basmasındaki gülünçlüğün vurgulandığı ve eski Karagöz-Hacivat ilişkisinin yeniden ortaya çıkıp yaşandığının belirtildiği söylenebilir.