Şehirlerin Katmanları
ISSN: 977-1300-2740-184
Sayı : 184 Dönem : Eylül - Ekim 2021
YKY İnternet Satış Fiyatı
Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.
“Sanat Dünyamız” dergisinin 184. sayısı çıktı!
Sanat Dünyamız dergisinin 184. sayısı yayımlandı. Dergi, bu sayısında sezonun öne çıkan sergilerinden sanat tarihinin gizli kalmış kısımlarına, popüler kültür tarihinden eleştiri yazılarına, sanatın farklı yönlerini güçlü yazılarla ele alıyor. Derginin Ajanda bölümü ise iki yeni çizimiyle birlikte Taner Ceylan’ın önerilerine emanet.
Derginin kapağında Arter’de 16 Eylül’den itibaren sergilenecek ve Candeğer Furtun’un 60 yıllık sanat yaşamını gözler önüne serecek retrospektif sergisi yer alıyor. Gencay Altay retrospektif sergi üzerine yazısında sanatçının yaşamını ve eserlerini inceliyor. Sakıp Sabancı Müzesi’ndeki “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e: Ressam Hocaların Ressam Öğrencileri” sergisi üzerine Sezen Ünlüönen’in kaleme aldığı bir eleştiri yazısı, Volkan Aslan’ın “Sağlıcakla Kal” sergisi üzerine Elif Kamışlı’nın denemesi, 3. Autostrada Bienali üzerine Çelenk Bafra’nın bir yazısı okurları bekliyor.
Eylül ayında kişisel sergileriyle izleyiciyle buluşmaya hazırlanan Ahmet Öğüt, Dorian Sarı, Selçuk Demirel’in ve Pera Müzesi’nde “Yüzleşme” sergisinin küratörlüğünü üstlenen Marcus Graf’ın söyleşileri de dergide yer buluyor. Beyrut’ta 2016’dan bu yana faaliyet gösteren sanat merkezi Dar El-Nimer’in eş direktörleri Lama Koubrously ve Maha Kobeissy ise Ebru Esra Satıcı’ya verdikleri söyleşide ‘sanatın hayatta kalma yolları’nı anlatıyor.
İlker Hepkaner yakın tarihten ‘gazinolar’ı ve eğlence kültürünün değişimini değerlendirdiği yazısıyla dergide. Derya Sayın ise Yapı Kredi Müzesi Sikke Koleksiyonu’ndan seçtiği parçalar üzerinden kadınların mitolojide ve Antik dönemdeki temsillerini sorguluyor.
Sanatçı Huo Rf her sayı iki sanatçının bir kavram üzerine söyleşisine yer verdiği Hisler / Karşılaşmalar / Kesişmeler söyleşi serisinin dördüncüsünde Neslihan Başer ve Handan Börtüçene’yi sessizlik kavramıyla buluşturuyor. Şehri bir performans alanına çeviren Remote Istanbul üzerine Şükran Çakmak’ın izlenim yazısı ise derginin +İz bölümünde.
Sanat Dünyamız’a buradan abone olabilirsiniz.
Şehirlerin Katmanları
YAŞADIĞIMIZ İKLİM KRİZİNİN GETİRDİĞİ ACİLİYETLER DOĞAYLA İLİŞKİMİZİ YENİDEN TANIMLIYOR. SANATIN ŞEHRE VE BİLDİĞİMİZ YAŞAM TARZINA DAİR BAKIŞI DA DOĞAYI VE KENTİ DÖNÜŞTÜRÜCÜ PERSPEKTİFİYLE GELECEĞİ İNŞA EDİYOR. BU SAYIDA KENTLERE, TARİHE, YENİ OLUŞUMLARA FARKLI YERLERDEN BAKAN GÜÇLÜ YAZILAR OKURLARI KEŞİFLERE ÇAĞIRIYOR. CANDEĞER FURTUN’UN 1960’LI YILLARDAN BU YANA ÜRETTİĞİ SERAMİK AĞIRLIKLI HEYKELLERDEN VE NESNELERDEN OLUŞAN ARTER’DE YER ALACAK İLK RETROSPEKTİF SERGİSİ DE BU KEŞİFLERDEN BİRİ KUŞKUSUZ.
ÇELENK BAFRA’NIN ZİYARET EDİP KALEME ALDIĞI 3. AUTOSTRADA BİENALİ İLE KOSOVA’DAN, EBRU ESRA SATICI’NIN DAR EL-NIMER’İN DİREKTÖRLERİYLE YAPTIĞI SÖYLEŞİYLE BEYRUT’TAN SANATIN ÜRETİM SÜREÇLERİNE DAİR HABERLER ALIYORUZ. SEZEN ÜNLÜÖNEN, SABANCI MÜZESİ’NDEKİ “TANZİMAT’TAN CUMHURİYET’E RESSAM HOCALARIN RESSAM ÖĞRENCİLERİ” SERGİSİNİ İNCELEDİĞİ YAZISINDA İSTANBUL’UN BİR ARADA YAŞAMA PRATİKLERİNİN NASIL EVRİLDİĞİNİ GÖZLEMLEYECEĞİMİZ BİR PENCERE OLARAK KULLANIYOR SANAT TARİHİNİ... DERYA SAYIN YAPI KREDİ KOLEKSİYONU’NDAN SEÇİLMİŞ SİKKELERLE KADINLARIN TARİHTEKİ GÖRÜNÜRLÜKLERİNİ MİTLER VE ANTİK ŞEHİRLER ARASINDA GEZİNEREK ANLATIYOR. POPÜLER KÜLTÜR TARİHİNE KÜLTÜREL ARAŞTIRMALAR ALANINDAN BAKAN İLKER HEPKANER İSE YAKIN ZAMANDAN “GAZİNO” TARİHİNİN KÜLTÜREL HAYATA DAİR NELER SÖYLEYEBİLECEĞİNİ ARAŞTIRIYOR.
SONBAHARLA BİRLİKTE HAREKETLENEN SANAT ORTAMINA YENİ KİŞİSEL SERGİLERLE KATILAN AHMET ÖĞÜT, DORIAN SARI, SELÇUK DEMİREL’İN SÖYLEŞİLERİ, VOLKAN ASLAN’IN “SAĞLICAKLA KAL” SERGİSİ ÜZERİNE BİR DENEME VE ŞEHRİ BİR PERFORMANS ALANINA DÖNÜŞTÜREN REMOTE ISTANBUL ÜZERİNE BİR İZLENİM YAZISI BU SAYININ KONULARI ARASINDA.
BİR EYLÜLDE DAHA YENİ BİR SANAT SEZONUNU GÖZLEMLERKEN EŞLİK ETMESİ DİLEĞİYLE...
Ajandada Ne Var?
Candeğer Furtun Retrospektif Sergisi - Gencay Altay
SAKIP SABANCI MÜZESİ’NDE DEVAM EDEN “TANZİMAT’TAN CUMHURİYET’E: RESSAM HOCALARIN RESSAM ÖĞRENCİLERİ” SERGİSİ ÜZERİNE...
Genç ve alımlı bir kadın, iyi dikilmiş, üstüne güzel oturmuş Avrupai kılığıyla doğrudan bize bakıyor. Önünde tuttuğu bastonun üzerinde kavuşturulmuş elleriyle kendinden emin (belki biraz askeri) bir duruş; gözlerinde hem müşfik hem mağrur bir ifade. Kıyafetinin pembesi şapkasının çiçeklerinde, gözlerinin berrak mavisi resmin fonunu oluşturan kadife kumaşta kendini tekrar ediyor. Bu tekrar sayesinde karşımızdaki vakur kadının iç dünyasıyla dış dünyası arasındaki yumuşak ahengi seziyoruz. Kıyafetinin ve duruşunun bileklerinden boynuna yükselen resmiyetinde kaideleri bilen ve bunlara uygun hareket etmekte zorlanmayan bir kadının hoyratlıktan uzak nizam duygusu. Resmin birbirini takip edip yansıtan mavileriyle pembelerinden ayrılan tek an kadının şapkasının en tepesindeki kırmızı çiçek: Kendine çok dikkat çekmeden, baktığımız kadının bize açılmamış duygu ve düşüncelerini, vâkıf olamayacağımız heves ve ihtiraslarını sezdiriyor. Sakıp Sabancı Müzesi’nin “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e: Ressam Hocaların Ressam Öğrencileri” sergisinin beni en çok etkileyen, sergiden çıktıktan sonra dahi güzel bir çocukluk hatırası gibi zihnimde muhabbet ve özlem ampulleri yakan resmi Halil Paşa’nın elinden çıkma, 1904 tarihli, tuval üzerine yağlıboya Pembeli Kadın Portresi oldu. Yine önünden uzun süre ayrılamadığım, sırrına ermenin bir türlü mümkün olmadığı, her yakaladığımda elimden kaçıp giden, birbirine bakan aynalar gibi katman katman içine kapanan Ressam Kız ve Atölyesi, ustura gibi keskin, görkemli nü eskizler de hep Halil Paşa’nın eseri.
Ama Halil Paşa’nın resimleri, benim birazdan ele alacağım pek çok fikri seyircide uyandırma gücüne kadir de olsa (Doğu Batı karşıtlığı, Türkiyeli bir ressam olmanın manası, figür ve mekân gerilimi) bu sergi sadece Halil Paşa’nın eserlerinden ibaret değil.
(...)
Akan Suyla Dertleşir Gibi - Elif Kamışlı
Yolculuk Varsa Umut da Vardır - Çelenk Bafra
Peki, O Kişi Dönerse Ne Olur? - Hazel Bilgen - Dorian Sarı
Hafızaları Tazeleyen Bir Yolculuk - Rana Kelleci - Ahmet Öğüt
Orman, Roman, Kül - Uras Kızıl - Selçuk Demirel
GAZİNOLAR ÜZERİNE POPÜLER KÜLTÜR ÇALIŞMASI NASIL HAZIRLANABİLİR? BİR DÖNEM EĞLENCE VE KUTLAMA KÜLTÜRÜNÜN TAM ORTASINDA YER ALAN BU MEKÂNLARIN TARİHİNİ NERELERDEN GEÇEREK KEŞFEDEBİLİRİZ?
Siz hiç gazinoya gittiniz mi? Z kuşağının buna kati bir hayır diyeceğine eminim. Benim gibi millennial kuşağındansanız, belki bir iki evet çıkar aranızdan. Bizden önceki X kuşağından olanların annesinin ellerinden tutup onları kadınlar matinesine götürmüş olma ihtimali fazladır. Biraz daha geriye gidersek soruma “evet” yanıtı verenlerin sayısı da çoğalacaktır. Bizler artık etrafımızda görmesek de, arkadaşlarla, komşularla, atanmış ya da seçilmiş ailelerimizle gitmesek de, gazinolar Türkiye’nin kültürel tarihinde önemli bir yere sahip.
Peki hiç gazinoya gitmemiş bir yazar gazinoların tarihini ve kültürümüzdeki yerini nasıl yazar? Bir dönem eğlence ve kutlama kültürünün tam ortasında yer alan bu mekânların tarihini nerelerden geçerek keşfedebiliriz? Neon ışıklar, tam sayfa ilanlar, alkışlar ve müzik sesleri içinde bu sorunun cevabını ararken çok ilginç sürprizlerle karşılaştım. Hakkında yazılı ikincil kaynakların oldukça sınırlı olduğu gazinolar tarihini araştırırken kendimi kâh Yeşilçam’ın melodramlarında, kâh Ferdi Özbeğen’in piyanosunun kederli ama mutlu tınıları yansıtan tuşlarında buldum. Her yerde müzik vardı, ona biraz gürültü ve bolca birliktelik eşlik ediyordu. İşin ilginci, gazinolar hakkında en çok şeyi kendi aile hikâyeme baktığımda öğrendim. Doğru soruları sorduğunuzda kişisel arşivlerin, aile albümlerinin size anlatacağı çok ilginç hikâyeler ortaya çıkıyor. Öylesine anlatılan kişisel bir ayrıntının nasıl politik değişimleri işaret ettiğini bir daha fark etmek bu çalışmanın en güzel getirisi oldu bana.
(...)
Ya Doğu?: Beyrut’ta Sanatın Hayatta Kalma Yolları - Ebru Esra Satıcı, Lama Koubrously, Maha Kobeissy
YAPI KREDİ MÜZESİ SİKKE KOLEKSİYONU ÜZERİNDEN ANTİK YUNAN VE ROMA’DA SİKKELERDEKİ KADIN TEMSİLLERİ ÜZERİNE BİR İNCELEME.
apı Kredi Müzesi 2009 yılında Şennur Şentürk’ün küratörlüğünde düzenlediği sergiyle sanatseverlere şu soruyu sormuştu: “Sikkeler ne anlatır?” 12 yıl önce açılan bu sergi kapsamında, Ortaçağ Anadolusu’nun çokkültürlü coğrafyası incelenmiş, sikkeler üzerinde sıklıkla yer alan güneş, ay, aslan, çift başlı kartal, ejder, gibi figürler ve hükümdar portreleri mercek altına alınmıştı. Geçtiğimiz Mayıs’ta Yapı Kredi Müzesi’nin yenilenen teşhirini izleyiciyle buluşturmasının ardından, bu soruyu Ortaçağ Anadolusu’ndan Antik Yunan ve Roma coğrafyasına taşıyarak, farklı bir perspektifle tekrar ele almak istiyorum. Sikkeler, kadınlar hakkında ne anlatır?
(...)
Sessizlik Üzerine - Huo Rf, Handan Börüteçene, Neslihan Başer
Yaratıcılığın Disiplinlerarası Yaklaşımla Birleşmesi - Hatice Utkan Özden - Marcus Graf
Şehrin Performansı - Şükran Çakmak
