Theo’ya Mektuplar
ISBN: 978-975-363-551-6
Tekrar Baskı: 26. Baskı / 06.2024
YKY'de İlk Baskı Tarihi: 01.1996
YKY İnternet Satış Fiyatı
Siparişiniz en geç 2 iş günü içerisinde kargoya teslim edilir.
Orijinal Adı | : Letters of Vincent Van Gogh |
Sayfa Sayısı | : 248 |
Boyut | : 16.5 x 24 cm |
Tekrar Baskı | : 26. Baskı / 06.2024 |
Vincent Van Gogh’un on yedi yıl boyunca, intiharından iki gün önceye dek kardeşi Theo’ya yazdığı mektuplar, sanatçının Auvers-Sur Oise’da noktalanan yaşamından ve yaratım sürecinden bir kesiti sunuyor.
“Geçmişi düşündüğümde -hemen hemen yenilmez zorluklarla dolu olan geleceği düşündüğümde, sevmediğim ve kaytarmak istediğim, ya da tabiatımın kötü yanının kaytarmak istediği onca güç çalışmayı düşündüğümde; bana dönük, hep bana bakan gözleri düşündüğümde- başaramazsam suçun nerede, kimde olduğunu bilecekler, bana ufak tefek serzenişlerde bulunmayacaklar, ama doğru ve erdemli olan -saf altından olan- her konuda denenmiş ve eğitilmiş olduklarından, yalnızca yüzlerindeki anlam neler diyecek bana: Sana yardımcı olduk, sana ışık verdik elimizden gelen her şeyi yaptık senin için, gerçekten dürüst bir çaba gösterdin mi? Hak ettiğimiz karşılık nerede?”
Kitap içerisinden bir mektubu buradan okuyabilirsiniz.
İlk Yıllar Lahey,
28 Ocak 1873
Sevgili Theo, Mektubuma bu kadar çabuk karşılık yazdığına, Brüksel’i beğendiğine ve de iyi bir pansiyon bulduğuna sevindim. Çok büyük zorluklarla karşılaşsan da karamsarlığa kapılma, sonunda her şey iyiye dönecektir. Ayrıca işin başında hiç kimse tam istediğini yapamaz. Hein amcaya o kadar acıyorum ki. İyileşmesini tüm kalbimle diliyorum ama, Theo, korkarım iyileşemeyecek. Daha geçen yaz hevesle doluydu, bir sürü tasarısı vardı, işlerinin de hep iyiye doğru gittiğini söylemişti bana. Çok acıklı bir durum. Geçen Pazar Cor amcalara gittim. Tahmin edebileceğin gibi çok hoş bir gün geçirdim, birçok güzel şey gördüm. Biliyorsun kendisi Paris’ten yeni döndü, öyle güzel tablolar ve desenler getirmiş ki.. Pazartesi sabahı na dek Amsterdam’da kaldım, müzeleri bir kez daha gezdim. Amsterdam’da Trippenhuis’in yerine yepyeni, büyük bir müze kurulacağı nı biliyor muydun? Bence çok yerinde bir şey, Trippenhuis küçük, sonra o kadar çok resim var ki yan yana yan yana asılmış, hiçbirini doğru dürüst görmek mümkün değil. Cluysenear’ın o resmini görmeyi ne kadar isterdim. Yaptığı resimlerin pek azını gördüm, gördüklerimin hepsini de çok sevdim. Öteki resmi yapan “Alfred” Stevens mi? Değilse adamın ilk adı nedir? Rotta’nı* tablosunun fotoğ rafını biliyorum, hatta Brüksel’deki sergide, resmin aslını bile gördüm. Gördüğün tüm resimler hakkında bana yazmayı unutma, hepsini bilmek istiyorum. Yolladığın albüm benim istediğim değildi. Benim bahsettiğim albümde yalnızca Corot’dan taşbasmalar var. Yine de uğraştığın için teşekkürler. Bu yakınlarda kardeşimiz Anna’dan mektup alacağımı umuyorum. Son zamanlarda yazmak konusunda epey tembellik ediyor. Sen de yaz ona, şaşırsın. Çok da sevinir ayrıca. Herhalde çok meşgulsün, ama iyi bir şey bu.